Uzun yıllardır adından umutsuz bir vaka olarak bahsetmiş olduğumuz meslek okullarımız, derinden intikaya uğrasa da artık yeni bakış açılarıyla yeni kazanımlar meydana getirecek reformlara sahne olmakta. Meslek okullarımız sanayi dünyamızın omurgası ve  ayar merkezi durumundadır. Sanayi toplumuna nitelikli ve kaliteli iş gücü ancak kaliteli bir eğitim ve istihdama açılan bir sistemden geçmektedir. 

Avrupa'da ve benzeri ülkelerde eğitimden maksat; nitelikli fikir, nitelikli insan gücü, kalifiye vatandaş ortaya çıkarabilecek sistem ve sonuç üretmektir. Öğrenci henüz daha ilkokul sonuncu sınıfta iken tek tek mesleki merkezleri ve iş yerlerini gezerek hem çalışma ortamlarını yerinde ve Yalın bir şekilde tanır ve şahitlik eder iken aynı zamanda her mesleği kendi mekanında öğrenme deneyimleme imkanına sahip olmaktadır. Bu mesleki tanıma gezileri "Meslek Fuarlarında" ilkokul son sınıfın son ayında Bir ay boyunca devam ederken öğrenciler kendilerine yakın hissettikleri meslekleri birer hafta deneyimleme imkanına sahip olmaktadırlar. Üniversite okuma düşüncesi ve hedefi olmayan öğrenciler bu mesleki hedef belirleme proje ve çalışmalarıyla kendilerine uygun olan mesleki kriterde karar kılarak, ortaokulu mesleki bir okul olarak bitirme ve ortaokul bittiğinde ise mesleki hayatına başlayarak erken yaşta sorumluluk sahibi olma imkânına kavuşuyorlar. Bu ise devletin kendi öz kaynağı olan genç nüfusu en verimli evresinde katma değer olarak ülkesine, ailesine ve kendi özel hayatına kazandırmak anlamına gelmektedir.

Ülkemize de baktığımızda; Türkiye’nin de mesleki eğitim sahnesinde sular durulmuyor! Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın öncülüğünde hazırlanan ve 64. Hükümet’in eylem planı’nda yer alan “meslekî eğitimde istihdam yaratıcı tedbirler” kapsamında sunulan 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu’na yönelik reform önerileri, tam anlamıyla sektörün nabzını tutacak nitelikte ve umut verici durumda.

Özel sektör de  istihdam garantisi olan ve  kendi iş gücünü yetiştirme fırsatı tanıyan yenimesleki eğitim reformu  iş ve sanayi dünyasına beklenen ve geciken  bir müjde olarak geldi.

Artık özel sektör, kendine ait meslek liseleri açarak, sektöre özel nitelikli iş gücü yetiştirme imkanını elde edecek. Bu düzenleme sayesinde, öğrenciler mesleki bilgi birikimlerini sadece teorik değil, aynı zamanda fabrikalarda, atölyelerde de öğrenebilecek.  Sektörde çalışan genç yetenekler, eğitim sürecinde kazandıkları pratik bilgilerle iş dünyasına sağlam adımlarla girecek. Ayrıca, özel meslek liselerine öğrenci başına verilecek 4 bin ila 6 bin 250 liralık devlet teşviki, bu alandaki yatırımları daha da çekici kılacak.

Bu yeni reform paketinde;Öğretmenlere ve stajyerlere memnuniyet  oluşturacak yeni ufuklar  hedeflenmekte. Bu ise ikinci bir müjde. Yeni düzenlemeyle meslek öğretmenleri de farklı bir çalışma ortamına kavuşacak. Çıraklık, kalfalık ve ustalık eğitimlerinde, devlet ve özel sektör arasında paylaştırılan maaş ödemeleri, öğrencilerin staj dönemlerinde asgari ücretin yüzde 30’u kadar net maaş almalarını sağlayacak. İstatistikler gösteriyor ki, mesleki eğitimdeki pay, yüzde 48’den yüzde 50’ye çıkarılmak istenirken, bu tür uygulamalar öğrenci motivasyonunu da artırıyor olacak.  Devletin de bu adımla hem tasarruf hem de istihdam yaratma yönünde attığı adımlar, verimli bir gelecek vaat ediyor.

Organize sanayi bölgeleri dışında yeni atılımlar ve yeni projeler kısa süreli köklü çözümler sunmakta. Kanun değişikliğiyle birlikte, organize sanayi bölgelerinin dışına yayılacak bu model, farklı bölgelerde de eğitimde kaliteyi artırmayı hedefliyor. Özel meslek liselerinin açılacağı bölgeler, Milli Eğitim Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı arasındaki görüşmeler sonrasında belirlenecek. Böylece, "her işte bir hayır vardır" anlayışıyla, yerel ekonomiye de can suyu olacak projeler hayata geçecek. Öğrencilerin sigorta kapsamına alınması, çalışma saatlerinin belirlenmesi ve hatta meslek sınavıyla lise diploması almaları, tüm bu yeniliklerin somut göstergeleri arasında yer alıyor.

Çıraklık eğitimi ile  geleceğe açılan  bu kapılar; evlâtlarımızı, kendi kabiliyetlerini gören, öz benliğini keşfetmiş, kendine inanan, istikbaline İnşa edecek gücü kendinde bulan geleceğe güven ile bakan bireyler haline getirecektir. 

Özellikle çıraklık eğitimine getirilen yenilikler, sektörde iş gücü ihtiyacını karşılamanın yanı sıra gençlerin üniversiteye gitme imkanını da beraberinde getiriyor. Haftanın belirli günlerinde hem genel meslek dersleri alıp hem de sektörde çalışacak olan öğrenciler için,  Dört yıl sonunda verilecek ustalık ve işyeri açma belgeleri, gençlerin kariyer basamaklarını sağlam adımlarla çıkmasını sağlayacak. 

Yeni mesleki eğitim kanunu değişikliğini mutluluk ve umut verici bulmaktayım.

Hem özel sektör hem de eğitim alanında atılacak dev adımların habercisi niteliğinde. Öğrencilerin ve öğretmenlerin yanında, istihdam garantisi sunan özel sektör uygulamaları ile   "Türkiye Yüzyılı" için umut verici bir tablo çiziyor. "Türkiye'nin nitelikli mesleki eğitimli insanlara ihtiyacı var, " diyenlere dahi, iş ve eğitim dünyasında farkındalık kazandırarak can suyu olacak. Her bir Türk  vatandaşı olarak bu ve benzeri reformların güçlenerek ve köklenerek devam etmesini murat etmekteyiz.

Geleceğe dair umutlarımızı yeşerten evlatlarımızı ve istikbalimizi güvende hissettiren  bu reform adımları, hem eğitimde hem de ekonomide köklü değişimlere vesile olacak. Her işin bir sınırı olsa da, mesleki eğitimde atılan her adım, yarının güçlü ekonomisini inşa edecek.

Unutmayalım ki: " Genç nüfusumuz istikbalimizdir ! "

Sosyolog Berrin YAĞLIOĞLU