Çeyrek asırdır özellikle “Kürt Siyaseti”ni ve yerel siyaseti yakından takip ediyorum.

Kimi zaman kulislerin içinde ve çoğu zamanda sahada gözlemci olarak bulundum… Ama bu yerel seçimlerde öyle bir şeye tanık oluyorum ki, hayretler içinde kalıyorum…

Alfabede harf bırakmamaya yemin vermiş gibi parti ismi değiştiren (ya da değiştirmek zorunda kalan) DEHAP, HADEP, DTP, BDP, HDP yani DEM Parti 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri öncesi panik halinde. 

“Eşeğimizin semerini de bıraksak, bu halk yine bizi seçer,” diye hemşehrilerimize hakaret eden bu kibirli ideolojinin, bu seçimde ilginç yöntemlere başvurması gerçekten de beni şaşırttı. DEM Parti’nin yerel yönetimlerde “iktidar” olduğu il ve ilçelerde bu kadar aciz olmasına anlam veremedim. 

Sayın Leyla Zana’ya “BARZANİ SEVİCİ  BİR HAİN” diyenler, bugün aynı Zana’yı, sahaya sürüyorlar… Diyarbakır’ın Hani İlçesi Belediye Başkan Adayı Sayın Mehmet Fatih Kayhan’ın dediği gibi “8 yıldır Leyla Zana’ya ev hapsi verenler, bugün Leyla Zana ile kendilerine olan inancını kaybetmiş seçmeni yeniden tavlamaya çalışıyor. Ancak bu sefer bu halkı kandıramayacaklar.” 

Sofrasında yüzlerce kişiyi ağırlayan ve binlerce insanın istihdamına vesile olmuş soylu ve rüştünü defalarca ispat etmiş bir politikacıya “TIRŞIKÇI” diyorlar… Polemiklerin ardına sığınmakla kalmayıp, o siyasetçinin cevap vermesini bekleyip kendi reklamlarını o siyasetçinin üzerinden yapmaya çalışıyorlar… 

Böyle demleniyorlar!!!

Dün “KDP Uşağı” dedikleri Şivan Perwer’i, bugün nasıl ikna ettilerse (?), Şivan’a seçim şarkısı yaptırmışlar. Ben Şivan Perwer’in müzikalitesini çok iyi bilirim. Gerçek anlamda müzikal anlamda bir dehadır. Ama Şivan, zorla bestelemiş olmalı ki, DEM için bestelediği seçim şarkısının müzikal değeri ilkokul çocuğunun blok flütü kadar… 

Kısacası DEM Parti’nin eski imajı da eski itibarı da halk arasında yok. LGBT lehine söylemleri, toplum için KUTSAL OLAN AİLE kurumuna “GERİCİ” demeleri, Kürtlerin dinî ve örfi düsturlarına aykırı konuşmaları… vs. DEM Parti sandıkta kazansa bile, bu yaptıklarıyla hükmen mağlup olmuştur. “Psikolojik Sandık” olsaydı, DEM Parti, bölgedeki “sondan birinci parti” olurdu. 

Selam, umut, sevgi ve dua ile…

KMA