Beşiktaş maça her zamanki gibi önde baskıyla başladı.
Eyüpspor ise geçiş hücumlarında tehlikeli olacağını gösterdi. Maçın başında Mama Thiam ve Samo Seiss ile etkili olmaya çalışan Eyüpspor, Thiam ile birkaç şut denemesi gerçekleştirdi.
Arda Turan, Beşiktaş’ın kalabalık savunmalara karşı zorlandığını iyi analiz etmişti ve takımını ilk yarıda kalabalık savunma yaparak tutmayı başardı. Bir atakta, Rashica altıpas önünden güzel bir vuruşla golü kaydederek Eyüpspor’u 1-0 öne geçirdi.
İlk yarı, Eyüpspor’un geçiş hücumları ve Beşiktaş’ın set oyunlarıyla pek de keyifli olmayan bir şekilde sona erdi.
İkinci yarıda Beşiktaş, önde baskı kurarak Midtsjö, Melih ve Samo Seiss ile etkili olmaya çalıştı. Zaman zaman Caner Erkin soldan çıkışlar yapmaya çalışsa da Eyüpspor, vakit geçirmeye yönelik bir futbol oynamaya pek yanaşmadı. Eyüpspor yine bir geçiş hücumunda Mama Thiam ile Mert Günok karşı karşıya kaldı. Bu pozisyonda hakem Zorbay Küçük, önce Mert'e sarı kart gösterdi, ardından VAR incelemesiyle penaltıya hükmetti. Emre Akbaba penaltıyı gole çevirerek skoru eşitledi. Penaltı kararı doğruydu, ancak sarı kart hatalıydı.
Zorbay Küçük için daha önce de dikkat çekmiştim; böyle anlarda kararlı olman gerekir. Kararsız kalırsan penaltı kararı güven kaybeder.
İlerleyen dakikalarda her iki takım da karşılıklı ataklarla etkili olmaya çalıştı. Beşiktaş'ta Felix ve Paulista önde baskı yapmaya çalışırken, Rafa Silva tedirgin bir performans sergiledi. Arsene Wenger'in bir sözü vardır: "Portekizlilerin ilki yarar, ikincisi karar, üçüncüsü zarardır." Bu söz sanki Mario için söylenmiş gibiydi. Beşiktaş’ın Portekiz üçlüsü (Mario, Gedson ve Rafa) etkisiz kaldı ve takım oyundan düştü.
Özellikle Eyüpspor’un Melih, Shelvey ve Midtsjö’den oluşan orta sahası, fizik gücüyle Beşiktaş’ın teknik oyuncularına üstünlük sağladı. Beşiktaş, fiziksel üstünlüğünü kaybederken Semih Musrati’nin oyuna girmesi olumlu bir değişiklik oldu. Semih, hücumda hareketli yapısıyla fark yarattı ve Tayfur Bingöl'ün harika pasıyla bulduğu golle geceyi 3 puanla kapattı.
