Ülkemizde kiracı sıfatına haiz herkesin en az bir kere kira sözleşmesi ile birlikte imzalamak zorunda kaldığı boş tarihli tahliye taahhütnamesine uygulamada çok sık rastlanılmaktadır.

Boş tarihli imzalı tahliye taahhütnamesinin geçerliliği yargıyı da oldukça meşgul etmekte, Yargıtay daireleri arasında da farklı kararlar çıkabilmektedir.

Kısaca tahliye taahhütnamesinden bahsetmemiz gerekirse, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 352/1. Maddesince; “Kiracı, kiralananın teslim edilmesinden sonra, kiraya verene karşı, kiralananı belli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak üstlendiği hâlde boşaltmamışsa kiraya veren, kira sözleşmesini bu tarihten başlayarak bir ay içinde icraya başvurmak veya dava açmak suretiyle sona erdirebilir.” düzenlenmiştir. Söz konusu kanun maddesi kapsamında kiracı kiralananı belirli bir tarihte tahliye edeceğine ilişkin yazılı taahhütte bulunabilmektedir.

Buna göre kiracıdan alınan tahliye taahhüdünün geçerlilik arz etmesi için öncelikle kiralanan konut veya çatılı işyeri niteliğine haiz olmalı, kiracı tarafından bizzat veya temsilcisi tarafından verilmeli, tahliye taahhüdü yazılı olarak düzenlenmeli, tahliye taahhüdü kiracının belirli bir tarihte kiralananı tahliye edeceği beyanını içermeli ve kiracı tahliye taahhütnamesini kiralananı teslim aldıktan sonra vermelidir.

Ancak uygulamada görüldüğü üzere kiraya verenler kira sözleşmesini imzalattıkları aşamada kiracıdan boş tarihli tahliye taahhüdü alabilmektedir. Kiracı taraf tahliye taahhüdüne sadece imza atıp veya adını soyadını yazıp imzalamak suretiyle kiraya verene belgeyi teslim etmektedir. Daha sonraki süreçte ise kiraya verenle kiracı arasında bir uyuşmazlık yaşandığında veyahut kiraya veren çeşitli gerekçelerle kiracıyı çıkarmak istediğinde kiracı tarafından boş tarihli olarak verilen tahliye taahhüdünde düzenleme tarihi, tahliye tarihi gibi bölümleri doldurularak kiracının taahhüt ettiği tarihte kiralananı boşaltmadığı gerekçesiyle kiracıya karşı dava veya icra yoluna başvurabilmektedir.

Sonuç itibariyle, boş tarihli tahliye taahhüdünün daha sonra doldurulması ile açılan takip veya davada kiralananın tahliyesi sağlanabilir mi tartışmaları yargıya taşınmış ve güncel Yargıtay kararları bu konuda son noktayı koymuştur. Yargıtay’ın son kararları doğrultusunda; kiracı tarafından boş tarihli olarak imzalanıp kiraya verene teslim edilen tahliye taahhüdü daha sonraki süreçte doldurulup dava veya icra takibi yoluna başvurulması halinde geçerli kabul edilecektir.

Tahliye taahhüdünün kiralananın tesliminden önce düzenlenmesi, tarafların arasındaki anlaşmaya aykırı bir şekilde doldurulması sebepleriyle geçersizliğinin kabul edilmesi için ispat yükü kiracıya ait olacaktır. Kiracının bu iddiaları ispatlayamaması halinde boş tarihli tahliye taahhüdünün geçersizliğinden bahsedilemeyecektir.

Av. Arb. Arzu YAZAN