Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’ndeki maçına adeta 1-0 mağlup başladı.

Samet’in kaleciye verdiği kısa pası kapan Athletic Bilbao’lu Williams, fırsatçı bir golle ağlara gönderdi. Bu gol, tribünleri haklı bir öfkeye sürüklerken, Fenerbahçe’ye de pahalıya patladı.

Samet’in bu hatası, taraftarların sabrını taşırdı. Bu kaçıncı hata? Böylesine kritik bir anda takımına gol yediriyorsun! Allah aşkına, Fenerbahçe’de bu Samet’ten başka stoper mi yok? Elinde doğal bir stoper olmasa bile, hatta Çağlar yedekte olmasa bile, başka bir mevkiiden birini stopere koysan daha iyi oynar. Takımın emeğine yazık oluyor.

Fenerbahçe, golün ardından toparlanmaya çalışsa da ilk yarıda etkili olamadı. Sadece Mert Müldür’ün ceza sahası dışından attığı bir şutla rakip kaleyi yoklayabildi. İlk yarıyı kaleyi bulan şut çekemeden tamamladı. Üstelik devrenin son anında Williams bir kez daha sahneye çıktı; sağ çaprazdan vurduğu şut, direğe çarparak çatala gitti ve skor 0-2 oldu.

I M G 6065

İlk yarıda yoğun eleştirilerin odağındaki Samet, ikinci yarıya çıkmadı ve yerini Çağlar Söyüncü’ye bıraktı. Ancak Çağlar da ne yazık ki güven veren bir performans ortaya koyamadı. Fenerbahçe’nin şu an sahada güvenilir bir stoperi yok gibi görünüyor.

59. dakikada Tadic’in asistiyle topla buluşan En Nesyri, net bir gol pozisyonundan yararlanamadı. Hemen ardından, 60. dakikada Szymanski yerine Dzeko oyuna alındı ve Fenerbahçe çift forvete döndü. Ancak bu hamle de beklenen etkiyi yaratamadı.

Bu dakikalardan sonra oyun, iki kale arasında gidip geldi. Bilbao birkaç cılız şutla tehlike yaratmaya çalışırken, Fenerbahçe rakip ceza sahasına kadar geldiği pozisyonlarda final vuruşlarında başarılı olamadı. 65. dakikada Saint-Maximin ile yine net bir gol fırsatı kaçırıldı. Hemen ardından Tadic’in indirdiği topa Dzeko’nun kafa vuruşu, etkisiz bir şekilde kalecinin ellerinde eridi.

1F5Aeea5 4304 4806 9E10 783E52D5668E

Yabancı hakem talebi sıkça dile getirilse de Mert Müldür’e gösterilen ikinci sarı kart oldukça tartışmalıydı. Böyle ucuz bir kartla 10 kişi kalan Fenerbahçe, rakibin oyun üstünlüğünü iyice ele geçirmesine neden oldu.

Mourinho, İrfan Can ve Cengiz hamlesiyle oyunu çevirmeye çalışsa da kalan dakikalarda futbol ikinci plana düştü. Tribünlerdeki gerilim ise zirveye ulaştı. Adeta bir “gerilim filmi” havasında geçen son anlar, Fenerbahçe için büyük bir hayal kırıklığıyla noktalandı.

Fenerbahçe, galibiyetle moral bulup UEFA Avrupa Ligi’ndeki şansını güçlendirebileceği bu maçı 2-0 kaybederek hem Avrupa’da büyük bir riske girdi hem de kaotik bir ortamın içine sürüklendi. Hafta sonu Başakşehir maçı artık kritik bir önem taşıyor ve Mourinho’nun da takımın da sahaya “ruh” koyması gerekiyor.