“Bu dava en iyilerimizi feda ettiğimiz davadır.” - Hamas Lideri Şehit İsmail Heniyye
Bugünkü yazımı boğazım düğüm olmuş bir şekilde yazacağım. Artık herkesin Gazze'yi normalleştirdiği bu süreçlerde bizler, Gazze halkının muazzam direnişi ve bu haklı direnişin kahramanı Şehit İsmail Heniyye'yi yazacağız. Rezalet Olimpiyat açılışının bile daha fazla gündem olduğu dönemlerde biz, Gazze halkını ve Gazze’nin haklı direnişini sürekli gündemde tutacağız.
ABD'de alkışlanan Netanyahu, bugün bu alkışların karşılığını verdi. Netanyahu, Lübnan'ın başkenti Beyrut'a yapmış olduğu saldırı ve sonrasında Heniyye suikastını gerçekleştirerek hedeflerine adım adım ilerlediğini tüm dünyaya gösterdi.
31 Temmuz 2024 tarihinde, Hamas siyasi büro şefi İsmail Heniyye, Tahran'da ikamet ettiği evinde gerçekleştirilen bir suikast sonucu şehit olmuştur. Bu durum, Ortadoğu'daki kaos ortamını daha da derinleştirecektir. Bu eylem sonucunda, soykırımcı İsrail hükümetinin yegâne hedefi bölge savaşı çıkarmaktır ve bu bölge savaşı neticesinde haritaların değiştirileceğini hayal etmektedir. İran dışından atılan füze, hem Heniyye'yi hem de yakın korumasını şehit etti. Bu, savaşı tüm bölgeye yaymak istediklerinin göstergesidir. 1 Nisan 2024’te İran'ın İsrail’e attığı ilk füze nasıl bir tiyatro olarak algılandıysa, bu son tehditlerde de tabloyu şöyle okumak gerekir: İran, İsrail’in isteyip de yapamadığını gerçekleştirdi. ABD, İsrail'i savunma bahanesiyle Ortadoğu'ya yeniden bir yığınak yapmaya başladı. İlerleyen zamanlarda bu süreci yaşayarak deneyimleyeceğiz.
Yeryüzü çağırır kıyametini;
Sorarlar herkesten hıyanetini;
Gazzeli korudu emanetini;
Sen Gazzeli değilsin ki bilesin.
Nihanî, dil aciz yürek sesine;
İnsan olmayanın, Gazze nesine;
Onlar, yürüdüler aşk ülkesine;
Sen Gazzeli değilsin ki bilesin.
(Saadettin YILDIZ)
Soykırımcı İsrail'in savunma bakanı Gallant, yaptıkları saldırılar sonrası her türlü olasılığa hazır olduklarını ifade ederek bölgesel krizi tırmandırdıklarının mesajını verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı konuşmada İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki saldırıları ve işgaline sert tepki göstererek, "Biz nasıl Karabağ'a girdiysek, nasıl Libya'ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız. Yapmamak için hiçbir şey yok" dedi. Soykırımcı İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz ise, sosyal medya hesabından yaptığı küstahça söyleminde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarını eleştirerek, “Erdoğan, Saddam Hüseyin'in izinden gidiyor ve İsrail'e saldırı tehdidinde bulunuyor. Orada ne olduğunu ve nasıl bittiğini hatırlamasına izin verin” ifadelerini kullandı.
Tablo çok açıktır. Artık sorun iki devlet arası olmaktan çıkmıştır. Tarih her zaman başka suretlerde tekerrür etmiştir. Bu savaş, haç ile hilalin savaşı; bu savaş, hak ile batılın savaşıdır. Artık tüm Türk-İslam devletleri harekete geçmek için neyi bekliyor?
Covid-19 ile Üçüncü Dünya Savaşı'nın fitili ateşe verilmiştir ve artık alev almaya başlamıştır. Hedef, Türkiye'dir.
2 Ağustos 2024 tarihinde tüm Türkiye'de Instagram hesaplarına erişim yasaklandı. BTK, bu erişim kısıtlamasını Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) yer alan katalog suçlarını gerekçe gösterdi. Bu maddelere kısaca göz attığımızda:
1. Terör Suçları: Terör örgütü kurma, yönetme, üyelik ve terör amaçlı faaliyetlerde bulunma.
2. Cinayet: Kasten öldürme, tasarlayarak öldürme, canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme.
3. Cinsel Suçlar: Cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, reşit olmayanla cinsel ilişki.
4. Nitelikli Dolandırıcılık: Suç örgütü kurarak veya örgüt faaliyeti çerçevesinde dolandırıcılık.
5. Uyuşturucu ve Uyarıcı Madde Suçları: Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti.
6. Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti: Göçmen kaçakçılığı, insan ticareti.
7. Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar: Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, hükümete karşı suç işlemek.
8. Kamu Güvenliğine Karşı İşlenen Suçlar: Silahlı örgüt kurma, silahlı örgüte üye olma, devletin güvenliğine karşı suçlar.
9. Mala Karşı İşlenen Suçlar: Nitelikli hırsızlık, yağma (gasp).
10. Şiddet ve Yaralama Suçları: Kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama.
Türkiye gerçeğine baktığımızda, bu suçların alenen yaşandığını görüyoruz. Olimpiyat açılışında Türkiye'nin resmi televizyon kurumu TRT ekranlarında, İsa'nın son akşam yemeğini canlandıran transseksüellerin açıkça gözlerimizin önüne serildiği bir sahneyi izledik. Pedofiliyi meşrulaştıran açılış törenini ve oyunu sergileyen oyuncuların cinsel organlarını tüm Türkiye izledi. Van'da gerçekleştirilen PKK yandaşlarının Kürtçe uyarı levhalarını tüm ekran başındaki seyirci izledi ve hiçbir kurum harekete geçmezken, oturduğu yerden zengin olmayı hedefleyen insanların müstehcen videolarını her an her yerde görebilirken, insan sormaz mı? Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!
Kökten bir değişim gerçekleşmediği sürece bu eylemleri sıkça göreceğimizi düşünüyorum. Bu platformlardan doğru bir şekilde para kazanan insanların ne suçu var? Demem o ki, köy yanarken deli kız saçını taramaya devam ediyor.
Bir kitap: Yeniden Çarmıha Gerilen İsa
Ekonomist
Sinem ÖZKAN