Hakemlikte yaşanan sorunlar ve güven kaybı, futbolun adil bir rekabet ortamında oynanmasını zorlaştırmıştır. Türk futbolunda en çok güven kaybeden kurum MHK ve hakemler olmuştur.
TFF’nin tüm kurumları birbirine düşmüştür.
MHK Hakemlere, Kulüpler Hakemlere, Hakemler Federasyona, Federasyon MHK’ye, Kulüpler Federasyona, Taraftar Alayına… hepsi birbirine düşmüştür.
Aslında 8 Mart operasyonu ile başlamıştı her şey…
8 Mart'ta TFF Yönetim Kurulu kararıyla “hakemliği güven kaybına uğradığı“ gerekçesiyle 13 hakem Süper Lig klasmanından çıkartıldı ve düdük astırıldı. Tahkim Kurulu kararıyla dönen hakemlerin çoğu onurları ve dik duruşları ile kendileri bıraktı hakemliği…
Hakemlerin tarafsızlığı ve adil kararları konusunda kamuoyu endişeleri, futbolun temel güvenilirliğini etkilemiştir. Yönettiği şaibeli maçlarla kamuoyunun güvenini tamamen kaybetmiş, hakemliği kabul görmeyen, jübile bile yaptırılmadan zorla kurumdan atılan hakemler rüzgar gülü gibi savrulup rüzgara ve zamana göre şekil değiştirmeye devam etmişlerdir.
Omurgasızlık ve İhanetin Bedeli
Kurumları değerli ve onurlu kılan şey; ilkeli tavır, onurlu, ve ahlaklı duruştur. İnsan kararlı duruşu sayesinde onurlu ve saygın bir kişilik kazanır. İnsan vücudunu dik tutan omurga iken insan şahsiyetini ayakta tutan omurga, ilkeler ve prensiplerdir. İlkeleri olmayan insanlar hiç bir şey karşısında dik duramazlar. Para, menfaat, makam, şan, şöhret gibi şeyler için eğilip bükülürler. Şartlara ve güce teslim olurlar. Rüzgâra ve zamana göre şekil değiştirirler. Rüzgârgülü denen şey tam da bu omurgasızlığı tarif etmektedir…
Karakteri menfaatlerine göre şekillenen, Söyledikleriyle kendi kendine çelişen, zamanında olaylara tanıklık edip sessiz kalan,
“Kovulmasaydım susacaktım kovuldum gerisini siz düşünün”
mantığı ile şöhret olmak için liglere çomak sokmak Türk futboluna yapılan büyük bir ihanettir… İhanetinde kamuoyunda yeri yoktur.
Bu tarz tutarsız ve menfaat odaklı davranışlar, sporda ve toplumda genellikle olumsuz bir algı yaratır. İnsanların güvenini kazanmak için dürüstlük ve tutarlılık önemlidir.
Omurgasız kişilerin hafızası yoktur. Olaylarla birlikte sağa sola savrulup dururlar. Belli bir kimlik ve şahsiyet sahibi olamazlar. Hiç kimseye karşı vefa ve sadakat sahibi olamazlar. Kendi menfaatlerinden başka bir şeye bağlı olmazlar. O yüzden menfaatleri bittiğinde kim olursa olsun sırt çevirip arkasından kötüleyip giderler. Tek dost kendi nefisleridir. Tek arkadaş kendi menfaatleridir. Hayatlarında belli bir dostluk yoktur.
Oysaki etrafında yaşanan haksızlık ve olumsuzluklara tanıklık edip de karşı durmayanlar bir gün gelir aynı haksızlıkları kendileri de yaşarlar. Haksızlık sırası onlara geldiğinde kendilerinden çıkacak bir ses, bir cesaret bulamadıkları gibi, etraflarında da bir kimse bulamazlar. OMURGASIZLIK insanı esir eder, önce kendi nefsine ve tutkularına esir olur, sonra da güç ve yetki kimin elinde ise ona esir olurlar. Omurgasız hayvanlar gibi hep sürünüp dururlar. Bir türlü doğrulup adam gibi yaşamayı beceremezler.
Haksızlık karşısında susmak onu kabullenmektir. Haksızlığa itiraz etmemek dünyanın en soysuz duruşu, en kötü hareketidir. OMURGASIZLIK hataya, yanlışa, zulme ve haksızlığa tanık olduğu halde itiraz etmeyip sessiz kalan sünepe insandır. OMURGASIZ insanlar bir gün onurlarını kaybettiklerinde ona bahane bulmaya çalışan insanlardır. Her hatada bir hikmet, bir neden bulup kendilerini haklı veya aklamaya çalışan insanlardır. Kendi hallerini kendilerine ilmihal haline getirenler vahiy kültüründen uzaklaştıklarını anlayamazlar. İnsan hafızası bir dünya gibidir. İnsan zihni ise tarihin bir arşivi gibidir. Önemli olayları, kişileri ve bilgileri kaydeder. Önemsizleri es geçer. OMURGASIZLARI tarih kaydetmemiştir. ONURSUZ ve OMURGASIZ hallerini kendilerine ilham haline getirenler sapkınlığa düşmüş önderlerin peşinden giden zavallı insanlardır.
Futbolun temel değerlerini korumak ve güvenilir bir rekabet ortamı sağlamak için TFF'nin tüm kurumlarının yenilenmesi kamuoyunda adı yıpranmış herkesin camiadan uzaklaştırılması çözüm için büyük bir adımdır.
Esen kalın sporla kalın.
Futbol Hakemi
Bahadır Bulut