Uzun bir aradan sonra, Göztepe gibi zorlu bir deplasmanda ve ateşli bir taraftar önünde, Dzeko-Nesyri çift forvetiyle sahaya çıkması tam bir meydan okumaydı. Bundan sonraki maçlarda da çift forvet oynatırsa kimse şaşırmasın.
Yine uzun bir aradan sonra Becao ve Çağlar stoper tandeminde görev aldı. Sağda Osayi, solda Jayden Oosterwolde ile savunma şekillendi. Orta sahada ise İsmail ve Szymanski defansın önünde yer alırken, sağda Tadic, solda Maximin diziliydi.
Maçın ilk pozisyonunu 18. dakikada ceza sahasının hemen dışında Göztepe'den Doğan buldu, ancak top direğin yanından auta çıktı. Üç dakika sonra Fenerbahçe, önemli bir korner pozisyonunu değerlendirilemedi.
Maximin her geçen maç performansını arttırıyor ve daha da iyi olacak gibi görünüyor. Göztepe, bu sezon taş gibi bir takım olmuş. Fenerbahçe'nin eski futbolcusu Bulgar Stoilov'un çalıştırdığı İzmir'in Süper Lig'deki tek temsilcisi bu sezon çok can yakacak gibi duruyor.
Göztepe'nin attığı gol öncesinde net bir faul vardı ve bu gol, VAR öncesinde hakem tarafından iptal edilmeliydi, ama VAR gördü (!) Nasıl gördü, o da sürpriz (!) oldu. Pozisyon öncesinde taç kararı da verilmedi.
45. dakikada önce Osayi, ardından Nesyri iki pozisyona girdiler ama sonuç alamadılar. İlk yarı 0-0 bitecek denilirken, sağdan gelen Osayi'yi rakibi çekince hakem net penaltı kararı verdi. Dzeko ile Fenerbahçe 1-0 öne geçti. Tadic net bir gol kaçırdı, ardından Nesyri maçı çözdü ve sezonunu açarak Fenerbahçe'ye "Merhaba" dedi. Sıkıntılı gibi görünen İzmir deplasmanı, devre arasına girilirken tabelada "0-2 FENERBAHÇE" olarak yazdı ve rahat bir duruma geldi.
İkinci yarıya Fenerbahçe, üç net pozisyonla başladı, ancak Göztepe kalecisi Liva iki şutu önledi. 74. dakikada Osayi-Mert ve Maximin-Ferdi değişiklikleri yapıldı.
O kadar çok pozisyonu harcarsanız, futbolun kuralı gereği "atamayana atarlar." Nitekim bir duran top ve korner sonrasında Koray Günter'in attığı golle Göztepe golü buldu. Tribünler gerildi; Başkan Ali Koç'un, Fenerbahçe taraftarlarının tribüne alınması için güvenlik kuvvetleriyle yaptığı konuşmanın ardından, Göztepe taraftarının Ali Koç gibi centilmen ve efendi bir başkana ettiği küfürleri hiç yakıştıramadım.
Son dakikalar "korku tüneli" gibiydi. Halbuki Mourinho, İrfan Can ve Djiku'yu oyuna alsa durumu rahatlatabilirdi, ancak Cenk Tosun ve Krunic'i tercih etti. "Mourinho'dur, bir bildiği vardır" dedik, ama 90+4'te Romulo'nun attığı golle Göztepe 2-2'yi buldu. Geriye bu kadar yaslanırsan, olacak budur.
Göztepe'yi tebrik ediyorum, 1 puanı hak ettiler. Fenerbahçe ise 2-0 öne geçtiği bir maçta, 2 gol yiyerek bence sürpriz bir puan kaybı yaşadı. Bu arada, bu takımın dört gün önce Şampiyonlar Ligi'nde 120 dakika boyunca cansiperane bir mücadele verdiğini de unutmayalım ve hakkını teslim edelim.